Kamu diş hekimliğinin bugün yaşadığı pek çok sorun, geçmişte gösterilemeyen tepkinin, edilgenliğin ve sessizliğin bir sonucudur. Performansa dayalı sistemin mesleğimizi değersizleştirmesine, hekimliğin metalaştırılmasına karşı zamanında örgütlü bir duruş sergilenememiştir. Dişhek-Sen ile artık bu durum sona erecektir.
Ancak aynı dili konuşan, aynı sorunu yaşayan ve aynı mücadeleye gönül verenlerin oluşturduğu bir sivil toplum kuruluşu, bu mesleğin gerçek sesi olabilir.
Neden bir Diş Hekimliği sendikası kurulmasına ihtiyaç duyulmuştur?
ÇÜNKÜ
TIP SİSTEMİNE GÖRE YÖNETİLİYORUZ.
Tıp hekimliği ile aynı meslek sınıfında yer alsak da, diş hekimliği gerek eğitim süreci, gerek hizmet sunumu, gerekse risk profili açısından tamamen farklı bir yapıya sahiptir. Buna rağmen; kamu diş hekimliği, hem Sağlık Bakanlığı düzeyinde hem de sahada, ne yazık ki tıp hekimliği üzerinden kurgulanan bir sistem içerisinde yürütülmeye çalışılmaktadır. Bugün yaşadığımız sorunların en temel kaynağı budur.
DİŞHEKİMİ OLMAYAN YÖNETİCİLER TARAFINDAN YÖNETİLİYORUZ.
Sağlık Bakanlığı merkez ve taşra teşkilatlarında yetersiz sayıda diş hekimi idareci bulunmamakta, sistem tamamen tıp kökenli ya da yardımcı sağlık personeli kökenli yöneticiler eliyle şekillenmektedir. Bu durum, diş hekimliğinin mesleki gerçeklerini bilmeyen kişiler tarafından alınan kararların sahaya yansımasıyla, verimsiz, sağlıksız ve adaletsiz bir çalışma düzeni ortaya çıkarmaktadır. Diş hekimleri, Sağlık Bakanlığı, İl ve İlçe Sağlık Müdürlüklerinde meslektaşı olan yönetici bir muhatap bulamamaktadır. Bakanlığın dayattığı bu diş hekimliği mesleği dinamikleriyle uyumsuz çalışma sistemi ile, bir diş hekiminin günlük tedavi yapabileceği maksimum hasta sayısı 12 civarındayken, kamu kurumunda diş hekimleri 30-40 hasta bakmaya zorlanmakta, bu da hem hekim sağlığını hem de hizmet kalitesini olumsuz etkilemektedir.
Bu bağlamda başka bir örnek, tıp hekimliği sistemindeki "yeşil alan" uygulamasının hiç revize edilmeden diş hekimliğine giydirilmeye çalışılmasının sonuçları olarak kamu kurumlarında görev yapan uzman diş hekimleri ile uzman olmayan diş hekimleri arasında sahada çeşitli çakışmalar ve çalışma barışını zedeleyen olumsuzluklar yaşanması durumudur. Sağlık Bakanlığı'nın bu ve benzeri uygulamaları, taraflar arasında huzursuzluk ortamına neden olmuştur.
YATAKLI TEDAVİ KURUMLARI İŞLETME YÖNETMELİĞİ" İLE YÖNETİLİYORUZ.
24 saat hizmet veren sağlık kuruluşlarının yönetim sistemi olan "Yataklı Tedavi Kurumları İşletme Yönetmeliği" ile idare edildiğimizden, diş hastanelerinde yataklı servis bulunmamasına rağmen diş hekimleri, 24 saatlik nöbetlere ve vardiya sistemine maruz bırakılmaktadır. Bu uygulamalar, mesleğin doğasına ve hizmetin niteliğine açıkça aykırıdır.
ORTAK EK ÖDEME HAVUZU: ADALETSİZ BİR PAYLAŞIM SİSTEMİ İLE YÖNETİLİYORUZ
Diş hekimlerinin her tedavi işlemi, girişimsel bir müdahaledir ve Sağlık Uygulama Tebliği (SUT) kapsamında yüksek mali karşılığı olan işlemler arasında yer alır. Diş hekimleri, sağlık sistemi içinde bütçeye en yüksek katkıyı sağlayan hekim grubudur. Ancak bu yüksek üretim ve tahakkuk, tek ve ortak bir ek ödeme havuzuna aktarılmakta, bu ortak havuzdan ödeme yapılırken; Önce diğer sağlık kuruluşlarının açıkları kapatılmakta, ardından her geçen gün diş hastaneleri için düşen bir dağıtım katsayısı ile dişhekimlere dağıtılmaktadır. Diş hekimleri, en fazla katkıyı sağlayan hekim grubu olmalarına rağmen, sağlık sistemindeki en düşük ek ödeme gelirine sahip durumdadır
Çözüm Önerilemiz
- Ağız ve Diş Sağlığı Genel Müdürlüğü kurulmalı, idari yapısı diş hekimi ve uzman diş hekimi yöneticilerden oluşturulmalıdır.
- Ağız ve Diş Sağlığı Tedavi Kurumları İşletme Yönetmeliği oluşturulmalıdır.
- ADSM/ADSH gelirleri, tek bir havuzda toplanmalı ve diş hekimlerine özgü bir ek ödeme yönetmeliği hazırlanmalıdır.
- Diş hekimlerinin MHRS randevularını kendilerinin planlamalarına olanak tanınmalıdır.
- 24 saat nöbet ve vardiya sistemi kaldırılmalıdır.
- Girişimsel işlem puanları ve SUT oranları, gerekli seviyelere çıkarılmalı ve ideal periyotlarla güncellenmelidir.
- Diş hekimlerinin maaş hiyerarisinde en alt sırada yer almasının önüne geçmek amacıyla, ağız ve diş sağlığı hizmetine özel bir basamak sistemi ve ek ödeme modeli getirilmelidir.
- Kamu kurumlarında görev yapan diş hekimleri; sağlıksız çalışma ortamları, yetersiz teknik donanım, kalitesiz teknisyen hizmeti ve sınırlı klinik destek personeli nedeniyle görevlerini etkin şekilde yerine getirememektedir. Bu koşullar acilen düzeltilmeli, diş hekimliği bilimsel ve sanatsal yönüyle icra edilebileceği koşullara kavuşturulmalıdır.
- Uzman diş hekimlerinin, uzmanlık alanlarına özgü spesifik sorunları bulunmaktadır. Sahadan geri bildirim alınarak gerekli düzenlemeler yapılmalı ve çalışma koşulları hak edilen seviyeye yükseltilmelidir.
- İlçe devlet hastanelerinde görev yapan diş hekimlerinin mali hakları ve çalışma koşulları, adil bir seviyeye getirilmelidir.
- Diş hekimlerine besleyici ve ücretsiz yemek hizmeti sunulmalıdır.
DİŞHEKSEN, mevcut sorunları yalnızca tespit eden değil; aynı zamanda çözüm üreten, yapıcı öneriler sunan, alternatif modeller geliştiren ve sahada örgütlü bir biçimde aktif mücadele yürüten bir sendika olacaktır. Sahadan alınan geri bildirimler doğrultusunda oluşturulan talep ve çözüm önerilerimiz; Sağlık Bakanlığı başta olmak üzere, İl ve İlçe Sağlık Müdürlükleri, Türkiye Büyük Millet Meclisi, siyasi partiler ve ilgili tüm kurum ve kuruluşlara iletilecek ve etkin bir şekilde takip edilecektir.